Türk futbolunda sağ bek denilince akla gelen birkaç isimden bir tanesi Abdurrahman Dereli. Defansif yönü kadar, hücumdaki etkinliğiyle sivrilen lider Sivasspor'un başarılı oyuncusu, tam anlamıyla profesyonel.

Mütevazı tavırlarıyla dikkat çekiyor; ancak iddialı demeçler vermekten kaçınmıyor. İlginç bir detayı öğreniyoruz. 6 yaşında Sude isimli bir kızı olan Abdurrahman, haziran ayında dünyaya gelecek ikinci kızının heyecanını yaşıyor. Dereli, bebeğinin mayısta sona erecek ligde Sivasspor'un uğuru olacağına inanıyor.

Sırtında 61 numaralı formayı taşıyan Trabzon doğumlu Abdurrahman Dereli, Trabzon- spor ve Galatasaray'ın kendisiyle ilgilendiğini söylediğimizde tek düşüncesinin Sivasspor'un başarısı olduğunu dile getiriyor. Teklif aldığını doğrularken, sözleşmesini bir yıl daha uzattığını kaydediyor. Az sonra ağzından şunlar dökülüyor: "Anadolu takımında oynayan bir futbolcu olarak övgü almak çok güzel. Bizler adına sevindirici ve artı motivasyon etkisi oluyor. Mutluluk verici." Başarılarının Anadolu futboluna ışık tuttuğuna değindiğimizde, Sivasspor'un küçük büyük takım ayrımını ortadan kaldırdığını vurguluyor. Birçok kulübe öncü olduklarını belirten Dereli, "Herkes transferde ve kulüp yapılanmasında Sivas'ı örnek alıyor. İnşallah her yıl bir iki takımla giden ligde, zirve yarışında 5-6 ve daha fazla takım yer alır." diyor. Geçtiğimiz yıl kısıtlı bir kadroyla büyük işler yaptıklarına işaret eden Dereli, "Ancak şimdi farklı. Takımda kalanlar ve transferlerle güzel bir rekabet ortamı yakaladık. Hocamız da bunu değerlendirip her hafta en iyi kadroyu sahaya çıkarıyor." şeklinde konuşuyor. Forvetten orta sahaya ve kaleciye dek hücuma çok iyi çıkabilen takımın oyununu İngiliz ligindeki futbolla ilişkilendiren genç futbolcu, İngiltere Premier Ligi'ni yakından takip ettiğini söylüyor. Merceği, PFDK tarafından 4 maç ceza verilen Bülent Uygun'a çevirdiğimizde, genç teknik adamın Abdurrahman Dereli'nin gözündeki değerini daha iyi anlamlandırıyoruz.

Terim'in izlediği maçlarda kötüydüm

Daha önce forma giydiği A.Sebat ve A.Gücü'nde kendine özgüven aşılayabilen bir hocayla çalışmadığının altını çizen Dereli, şöyle devam ediyor: "Uygun'la çalışmak çok güzel bir duygu. Kendisine de, 'İstersen Siirt'e git, seninle gelirim' dedim. Ayrım yapmayan biri. Özel hayatımızla bile yakından ilgileniyor. Kendi kişiliğimizi ve yapabileceklerimizi söyleyen ve uygulamada yardımcı olan bir abi diyelim. O yüzden çok şanslıyız." 2-0 kazandıkları; ama cezası sebebiyle oynayamadığı Ankaragücü karşılaşmasını sorduğumuzda sözü taraftar kitlesine getiriyor. Başkent taraftarının daha ateşli ve bağıran bir kitle olduğunu ifade ederken, futbolcularına özel ilgi gösteren Sivas halkından da aynı şeyleri bekliyor. Türk futbolunda eksikliği en çok hissedilen sağ kanada F.Bahçeli Gökhan Gönül'le birlikte çözüm olarak gösterilen Dereli, hedefinin Ay-Yıldızlı forma olduğunu anlatıyor. Fatih Terim'in kendisini izlettiği maçlarda çok kötü oynadığını (gülüyor), daha önce U-19'da mücadele ettiğini açıklıyor. Konu Türkiye yerine Almanya'yı tercih eden Mesut Özil'e geldiğinde milliyetçi duyguları kabarıyor: "Düşüncelerine saygı duymak lazım; ancak ben Türkiye'yi tercih ederdim. Çünkü ben bir Türk'üm." İstanbul'u konuştuğumuz bölümde genç yaşlarda büyük takımlara gelip kaybolup giden yetenekler geliyor akıllara: "Bence özel hayatlarına dikkat etmediler. Kötü örneklerden ders çıkarıyoruz." Bir gün Avrupa'da, özellikle Barcelona'da oynamayı çok isteyen Dereli, kendisi gibi sağ kanatta ter döken Katalan ekibinin Brezilyalı savunmacısı Dani Alves'i örnek alıyor.

Röportajımızın sonlarına yaklaştığımızda Dereli'nin özel hayatına 'zoom' yapıyoruz. Genç yaşta evlendiğini ve 6 yaşında Sude adında bir kızı olduğunu öğrendiğimiz Dereli, müjdeli bir haber veriyor: "Haziranda bir kızım daha dünyaya gelecek. Mayısın sonunda lig sona eriyor. İnşallah doğacak kızım, Sivas'ın şampiyonluğunun uğuru olur. Ve beraberinde Türkiye Kupası da gelsin."

Balili, Filistinli çocukları görünce ağlamaklı oluyor

Abdurrahman Dereli ile röportajımız sırasında odaya Sivas-spor'un İsrailli golcüsü Pini Balili dalıyor. Bizi gördüğünde selam verip çıkıyor. Dereli'ye, takım arkadaşının Filistin'deki İsrail zulmüne nasıl baktığını soruyoruz. Balili'nin katliama karşı olduğunu dile getiren Dereli, şöyle devam ediyor: "Bunları ifade ederken duygusal anlar yaşadı. Çocukları gösteriyordu televizyonlar çünkü. 'Bu benim çocuğum da olabilir' diye düşündü. Sivil halka yapılanların bir an önce sona ermesi gerektiğini dile getirdi. Savaşın olmasını kimse istemez." Uzun yıllardır Türkiye'de yaşayan Balili'nin aynı zamanda Türk vatandaşlığı için başvuruda bulunduğuna dikkat çeken Dereli, "Özellikle deplasmanlarda yaşanabilecek olumsuzluklara karşı onu uyarıyoruz. Tepkilere kulak asmaması yönünde telkinde bulunuyoruz. Yanında olduğumuzu fazlasıyla gösteriyoruz." ifadelerini kullanıyor.

KAYNAK:ZAMAN GAZETESİ